
Bismillahirrahmanirrahim:
Sonra kıyamet günü, Allah, o kâfirleri zelilve perişan edecek ve şöyle buyuracak: “- Nerede o haklarında müminlere muhalefet edip durduğunuz ortaklarım?” Kendilerine ilim verilen Peygamberlerle müminler: “-Gerçekten bütün sefalet ve zillet, bugün kâfirler üzerinedir.” diyeceklerdir. Sizin ne yapmış olduğunuzu çok iyi bilendir. O halde, içinde ebedî kalmak üzere, hepiniz cehennem kapılarından giriniz bakalım!. İşte büyüklenenlerin yeri ne kötüdür!... Allah'dan korkup şirkten sakınanlara ise:“- Rabbiniz ne indirdi?” denildiği zaman: “-Hayır indirdi.” demişlerdir. Bu dünyada güzel amel işleyenlere, güzel bir mükâfat var. Ahiret yurdu ise,elbette daha hayırlıdır. Takva sahiplerinin yurdu da ne hoş!... O yurd, Adn cennetleridir ki, oraya girecekler, altından ırmaklar akar. Orada ne isterlerse, hep kendileri için mevcut... İşte Allah, takva sahiplerini böyle mükâfatlandırır. Takva sahipleri o kimselerdir ki, melekler, canlarını hoş ve rahat oldukları halde alırlar: “- Selâm size. Yapmış olduğunuz güzel işlerin mükâfatı olarak girin Cennet’e...”derler. Şu kâfirler, ancak kendilerine,ruhlarını alacak o meleklerin gelmesini veya Rabbinin azap emrinin gelip çatmasını beklerler. Bunların işlediği küfür gibi, kendilerinden önce gelen ümmetler de işledi. Allah onlara zulüm yapmadı; fakat onlar kendi nefislerine zulmetmişlerdi. Bunun için, yaptıkları fena işlerin cezası, başlarına felâket oldu ve alay edip durdukları o azab, kendilerini kuşatıverdi. Nahl suresi 27ile 34. arası ayetler.
Allah Resulü buyuruyor ki; Kıyametin kopmasına bir gün kala evladı Resul Muhammed Mehdi zuhur eder. İşte o gün Allaho kâfirleri zelil ve perişan edeceğini beyan etmektedir. Kendilerine ilim verilen peygamberlerle müminler, “-Gerçekten bütün sefalet ve zillet, bugün kâfirler üzerinedir diyeceklerdir’’. Resulullah efendimiz buyuruyor ki; Benim alimlerim beni İsrail'in peygamberleri gibidir. Alim bildiği ile amel edenlere denir. Bildiğiyle amil olmayanları da, küfeler dolusu kitap taşıyan eşeklere benzetiyor. Çünkü eşekler inat olur inat ehli de cahil olur onlar kibir ehlidir. Ey insanlar bu söylenenlere kulak verin. Küfür etmekle nefislerine zulmedenlerin canlarını melekler alacağı zaman Allah’a karşı biz hiçbir şey yapmıyorduk demeyin. Allah sizin ne yaptığınızı çok iyi biliyor. O halde içinde ebedi kalmak üzere hepiniz cehennemin kapılarına giriniz. Kibir ehlinin gideceği yer ateştir. Allah'tan korkup şirkten sakınan ne demektir? En büyük günah Allah'a şirk koşmaktır. Bu ne demektir? Allah’u Teala her asırda bir kulunu seçip Mahmud'u makama oturtmuştur. Bize de onu bulup biat edip itaat etmeyi emretmiştir. Biz onu beğenmeyip kendi kafamıza göre bir müceddit, bir Aziz, bir bilmem ne seçip, seçilene eş gösterdiğimiz zaman işte o zaman şirke girmiş oluruz. Maalesef bugün insanlığın en büyük sıkıntısı bu değil mi?
Onun için Allah resulü buyuruyor ki;kendisinin imam olduğunu ifade edenler Allah'a Resulullah’a Kur-an'a dinine imanına kitabına yemin etsinler. Desinler ki; biz bu vazifeyi Allah’tan Resulullah’tan, Aziz’den,Pir’den, Piran’dan aldık ve peşinen yemin ediyoruz ki bize söylenene uygun hareket etmekteyiz. Eğer bir yalan varsa Allah kahrı perişan etsin ve duyanlarda amin desin. Allah yalancıları da ıslah etsin ıslahı mümkün değilse kahrı perişan etsin. Dünya ahiretin tarlasıdır, dünyada ne ekersek ahirette onu biçeriz. Ey akıl sahipleri düşünün iyi düşünün Allah kullarına zulmetmez. Sokaklara bakıyoruz bu felaketten bir ders çıkardık mı diye. Çıkaranlara lafımız yok. Ancak görüntü ders almamış gibiyiz. Edep erkan yok. Yalan dolan birbirilerimizin ayıplarını açmak, Allah'ın men ettiği faizi yemek, haksız yere insanlara zulmetmek var. İslam'ın hukuku adalettir, işi ehline vermediğiniz zaman hak sahibine zulümetmiş oluruz. Allah buyuruyor ki; Kitapla beraber size adaleti indirdim kiayakta durabilesiniz. Hazreti Ali efendimiz buyuruyor ki; Zulümle zorbalıkla zafer sağlanmaz, zaferin temeli adalettir. Görüyoruz ki bu felaketin bıraktığı iz ölüm korkusu, ölmekten korkuyoruz neden tevbe etmiyoruz? Neden Allah'ın dinine sımsıkı sarılmıyoruz? Tabii ki insanımızın doğruyu seçmede zorluk çektiği,yalancı ve deccalların mantarlar gibi çoğaldığı, cehlin yayılmasının koşuşturulduğu bir günün içerisindeyiz.
Onun için Resulullah efendimizin kıyametin kopmasına bir gün kala ahir zaman Mehdi’si zuhur eder, onu kar üzerinde emekleyerek dahi olsanız arayınız ve ona itaat ediniz buyurdu. Böyle yaparak ancak fırkayı Naciye'ye kavuşmuş oluruz. Şunu da bilelim ki ben itaat ettimdemekle mesele çözülmüyor. Karınca kadarınca gayret etmek gerekiyor. Resulullah efendimiz ‘’benim sahabelerim göklerdeki yıldızlar gibidir’’ dediği halde sahabelerin içerisinde de münafıklar yok muydu? Onun için hak din üzerinde birleşerek,salih amel işleyerek ve son nefesi verene kadar birbirinden ayrılmadan ruhunu teslim edenlerin gideceği yer elbette ki sevdiklerinin olduğu Cennet’tir. Bir kimse sapık bir kavmin yaptığını yapmasa da onu benimsese yarın hesap günü onunla haşır neşir olacaktır. Resulullah efendimiz; ben Ali'yim Ali benim,Ali'nin kanı kanımdan canı canımdandır, Ali'ye kılıç çeken bana çekmiştir,hadislerini alim geçinen zavallılar okumadı mı, duymadılar mı? İnadın kimseye bir faydası yoktur. Vakit varken bir daha yapmamak üzere tevbe istiğfar edip Allah'ın dinine sımsıkı sarılalım, yoksa çok çalışıp boşa yorulanlardan oluruz.O düşüklerin peşine takılmayın. Nasrettin Hoca'nın dediği gibi aklı olan göle yatsın. Yine kişinin kisvesi sizi aldatmasın. Bakın memleketin üstüne karabulutlar çökmüş bilakis İstanbul'da. Elbette ki ömrünü Allah yolunda tüketenlere mutlaka ve mutlaka asrın imamının şefaati olacaktır. İsteyen inanır Hakk’a tabi olur, istemeyen bildiği masalları okumaya devam eder. Biz inanıyor iman ediyor Allah'tan korkuyor Allah'a dayanıyoruz. Allah kendine güvenip dayananlarla beraberdir. Allah'a emanet olun.
EL MA YOL